Past Perfect Tense
Past Perfect Tense nedir, Past Perfect Tense kuralları tablosu, olumlu olumsuz veya soru halleri, ne zaman kullanılır gibi bir çok konuyu cevaplandırıyoruz.
Past Perfect Tense Nedir?
Past Perfect Tense nedir, eylemin geçmişte başka bir eylemden önce gerçekleştiği veya belirli bir zamana kadar tamamlandığı durumları ifade etmek için kullanılan bir İngilizce zaman yapısıdır. Bu tense, geçmişteki bir olayın daha önce gerçekleşmiş bir başka geçmiş olaydan önce tamamlandığını vurgulamak için kullanılır. Genellikle “had” yardımcı fiili ve eylemin üçüncü hali (past participle) ile oluşturulur.
Örneğin:
- O eve vardığında, ben zaten yemeği pişirmiştim. (By the time he arrived home, I had already cooked the meal.)
Past Perfect Tense’in kullanıldığı durumlar şunlardır:
- İki geçmiş olay arasındaki sıralamayı belirtmek: Bir eylem diğerinden önce gerçekleşmişse Past Perfect Tense kullanılır. Örnek: John had already left when I arrived.
- Belirli bir zamana kadar tamamlanan eylemleri ifade etmek: Geçmişteki bir noktaya kadar bir eylemin tamamlandığını anlatır. Örnek: She had studied French for five years before she moved to Paris.
- “If” bağlacıyla koşul cümlelerinde: Eğer belirli bir şart gerçekleşmişse, diğer bir olayın buna bağlı olarak daha önce gerçekleştiğini ifade etmek için kullanılır. Örnek: If they had called me, I would have come to the party.
- Regret (pişmanlık) ifadesi: Geçmişteki bir olayla ilgili pişmanlık veya keşke daha önce yapılmış olsaydı gibi duyguları ifade etmek için kullanılabilir. Örnek: I wish I had studied harder for the exam.
- Yanlış bir inanışın düzeltilmesi: Geçmişte yanlış anlaşılmış bir durumu açıklamak için kullanılabilir. Örnek: I thought I had met him before, but I was mistaken.
Bu durumlar, Past Perfect Tense’in İngilizce’de nasıl kullanıldığını anlamak için örnek olarak verilebilir. Bu yapı, belirli geçmiş durumları vurgulamak ve geçmişteki olayların sıralamasını belirtmek için yaygın bir şekilde kullanılır.
Past Perfect Tense Filleri Nedir?
Past Perfect Tense filleri nedir, eylemin geçmişte başka bir eylemden önce gerçekleştiği veya belirli bir zamana kadar tamamlandığı durumları ifade etmek için kullanılan bir İngilizce zaman yapısıdır. Bu yapı, genellikle “had” yardımcı fiili ve fiilin üçüncü hali (past participle) ile oluşturulur.
Past Perfect Tense’in oluşturulması için bir fiilin past participle (üçüncü hali) kullanılır. Düzenli fiillerde genellikle “-ed” eklenerek oluşturulurken, düzensiz fiillerin past participle formları önceden öğrenilmesi gereken özel formlardır. Örnekler:
- Düzenli Fiil: Work (Çalışmak) – Past Participle: Worked (Çalışmış)
- Düzensiz Fiil: Go (Gitmek) – Past Participle: Gone (Gitmiş)
Past Perfect Tense, geçmişte bir olayın başka bir geçmiş olaydan önce gerçekleştiğini veya belirli bir zamana kadar tamamlandığını belirtmek için kullanılır. Örneğin:
- Geçmişteki Sıralama: He had already finished his work before the meeting started. (Toplantı başlamadan önce o işini zaten bitirmişti.)
- Belirli Bir Zamanın Tamamlanması: By the time I arrived, they had already left. (Ben varana kadar, onlar zaten gitmişlerdi.)
Past Perfect Tense, geçmişteki bir noktaya kadar bir eylemin tamamlandığını vurgulamak ve geçmişteki olayların sıralamasını belirtmek için yaygın bir şekilde kullanılır. Bu yapı, belirli geçmiş durumlarını vurgulamak için önemlidir ve çoğunlukla “by the time,” “before,” “already,” ve “just” gibi zaman ifadeleriyle birlikte kullanılır.
Past Perfect Tense Kullanımı
Past Perfect Tense kullanımı, bir eylemin geçmişte başka bir eylemden önce gerçekleştiği veya belirli bir zamana kadar tamamlandığı durumları ifade etmek için kullanılır. Bu yapı, genellikle “had” yardımcı fiili ve fiilin üçüncü hali (past participle) ile oluşturulur.
Past Perfect Tense’in kullanımı şu durumlarda gerçekleşir:
- İki geçmiş olay arasındaki sıralamayı belirtmek: Bir eylem, başka bir geçmiş olaydan önce gerçekleştiğinde Past Perfect Tense kullanılır. Örnek: She had finished her work before the deadline passed. (Süre dolmadan önce işini bitirmişti.)
- Belirli bir zamana kadar tamamlanan eylemleri ifade etmek: Geçmişteki bir noktaya kadar bir eylemin tamamlandığını anlatır. Örnek: By the time they arrived, I had already cooked dinner. (Onlar geldiğinde, ben akşam yemeğini zaten pişirmiştim.)
- “If” bağlacıyla koşul cümlelerinde: Eğer belirli bir şart gerçekleşmişse, diğer bir olayın buna bağlı olarak daha önce gerçekleştiğini ifade etmek için kullanılır. Örnek: If she had studied harder, she would have passed the exam. (Daha çok çalışmış olsaydı, sınavı geçerdi.)
- Regret (pişmanlık) ifadesi: Geçmişteki bir olayla ilgili pişmanlık veya keşke daha önce yapılmış olsaydı gibi duyguları ifade etmek için kullanılabilir. Örnek: I wish I had told her the truth earlier. (Keşke ona daha önce gerçeği söyleseydim.)
- Yanlış bir inanışın düzeltilmesi: Geçmişte yanlış anlaşılmış bir durumu açıklamak için kullanılır. Örnek: He thought he had lost his keys, but they were in his pocket. (Anahtarlarını kaybettiğini düşünmüştü, ama ceplerindeydi.)
Past Perfect Tense, genellikle geçmişteki bir noktayı veya belirli bir olayı vurgulamak için kullanılır. Özellikle geçmişteki sıralama veya belirli bir zamana kadar tamamlanan eylemleri belirtmek için yaygın olarak tercih edilir. Bu yapı, “had” yardımcı fiiliyle birlikte fiilin üçüncü hali olan past participle ile oluşturulur.
Past Perfect Tense Örnek Cümleler
İngilizce Cümle | Türkçe Karşılığı |
---|---|
I had finished my homework before dinner. | Akşam yemeğinden önce ödevimi bitirmiştim. |
They had already left when I arrived. | Ben varmadan önce onlar zaten gitmişlerdi. |
She had studied English before she moved abroad. | Yurt dışına taşınmadan önce İngilizce çalışmıştı. |
By the time I woke up, he had already gone to work. | Uyandığımda, o zaten işe gitmişti. |
He had never visited that city before last summer. | O şehri geçen yazdan önce hiç ziyaret etmemişti. |
Past Perfect Tense Cümle Oluşturma
Past Perfect Tense Olumlu Cümleler Oluşturma
Olumlu Past Perfect cümleleri “had” yardımcı fiiliyle fiilin üçüncü hali (past participle) kullanılarak oluşturulur.
Örnekler:
- She had finished her homework before she went to bed. (Yatağa gitmeden önce ödevini bitirmişti.)
- They had already eaten dinner when I arrived home. (Ben eve vardığımda, onlar zaten akşam yemeğini yemişlerdi.)
- By the time I woke up, he had already left for work. (Uyandığımda, o işe gitmek üzere zaten evden ayrılmıştı.)
Past Perfect Tense Olumsuz Cümleler Oluşturma
Olumsuz Past Perfect cümleleri “had not” (hadn’t) yardımcı fiili ve fiilin üçüncü hali (past participle) kullanılarak oluşturulur.
Örnekler:
- She hadn’t studied French before she moved to France. (Fransa’ya taşınmadan önce Fransızca çalışmamıştı.)
- I hadn’t seen that movie before yesterday. (Dünden önce o filmi izlememiştim.)
- They hadn’t finished cleaning the house when the guests arrived. (Misafirler geldiğinde, evi temizlemeyi bitirmemişlerdi.)
Past Perfect Tense Soru Cümleleri Oluşturma
Soru Past Perfect cümleleri “had” yardımcı fiili özneden önce gelerek ve fiilin üçüncü hali (past participle) ile oluşturulur.
Örnekler:
- Had she already left when you arrived? (Sen vardığında o zaten gitmiş miydi?)
- Had they finished the project by the deadline? (Onlar proje işini süre dolmadan önce mi bitirmişlerdi?)
- Had you ever traveled to Asia before last year? (Sen geçen yıldan önce hiç Asya’ya seyahat etmiş miydin?)
Bu örneklerde, Past Perfect Tense’in olumlu, olumsuz ve soru cümleleri nasıl oluşturulacağını görebilirsiniz. Bu yapılar, eylemlerin geçmişteki sıralamasını, tamamlanma zamanını veya bir eylemin başka bir geçmiş olaydan önce gerçekleştiğini belirtmek için kullanılır.
Past Perfect Tense Olumlu, Olumsuz ve Soru Cümlesi Tablosu
İşte Past Perfect Tense’in olumlu, olumsuz ve soru cümlelerini tablo halinde gösteren bir örnek:
Tür | Olumlu Cümle (Positive) | Olumsuz Cümle (Negative) | Soru Cümlesi (Question) |
---|---|---|---|
Özne + had + fiil3 | She had finished her work. | She hadn’t finished her work. | Had she finished her work? |
Özne + had + fiil3 | They had already left. | They hadn’t already left. | Had they already left? |
Özne + had + fiil3 | He had studied English. | He hadn’t studied English. | Had he studied English? |
Özne + had + fiil3 | By the time we arrived, she had cooked. | By the time we arrived, she hadn’t cooked. | Had she cooked by the time we arrived? |
Özne + had + fiil3 | I had never seen that movie. | I hadn’t ever seen that movie. | Had I ever seen that movie? |
Bu tabloda, Past Perfect Tense’in olumlu, olumsuz ve soru cümlelerine ilişkin örnekler bulunmaktadır. Olumlu cümlelerde “had” yardımcı fiili ve fiilin üçüncü hali (past participle) kullanılarak, olumsuz cümlelerde “had not” kısaltması olan “hadn’t” yardımcı fiil ve fiilin üçüncü hali, soru cümlelerinde ise “had” yardımcı fiili öznenin önüne gelerek fiilin üçüncü hali kullanılarak oluşturulmuştur. Bu yapılar, eylemlerin geçmişteki sıralamasını, tamamlanma zamanını veya bir eylemin başka bir geçmiş olaydan önce gerçekleştiğini belirtmek için kullanılır.
Past Perfect ile Kullanılan Zaman Zarfları
Past Perfect Tense kullanılırken, olayların geçmişteki sıralamasını belirtirken veya bir olayın başka bir geçmiş olaydan önce gerçekleştiğini vurgularken çeşitli zaman zarfları kullanılabilir. İşte Past Perfect Tense ile sıklıkla kullanılan bazı zaman zarfları:
- Before (Önce): Geçmişteki bir olayın diğerinden önce gerçekleştiğini belirtmek için kullanılır. Örnek: She had finished her work before the meeting started. (Toplantı başlamadan önce işini bitirmişti.)
- After (Sonra): Bir eylemin, belirli bir diğer eylemden sonra gerçekleştiğini vurgular. Örnek: He had left the house after I arrived. (Ben varınca o evden ayrılmıştı.)
- By the time (Zamanına kadar): Belirli bir zamanın tamamlanmasını ifade etmek için kullanılır. Örnek: They had completed the project by the time the deadline approached. (Süre dolmadan önce proje işini bitirmişlerdi.)
- Already (Zaten): Geçmişte belirli bir zamanda bir eylemin tamamlandığını vurgulamak için kullanılır. Örnek: I had already eaten when they called for dinner. (Akşam yemeği için çağırdıklarında ben zaten yemek yemiştim.)
- Just (Henüz): Belirli bir olayın çok yakın zamanda gerçekleştiğini belirtmek için kullanılır. Örnek: She had just left when you arrived. (Sen vardığında o henüz gitmişti.)
- Until (Kadar): Belirli bir zamana veya olaya kadar devam eden bir eylemi ifade eder. Örnek: He had lived there until he moved to the city. (Şehre taşınana kadar orada yaşamıştı.)
Bu zaman zarfları, Past Perfect Tense kullanırken zaman ilişkilerini vurgulamak için sıklıkla kullanılır. Geçmişteki olayların sıralamasını veya bir eylemin diğer bir eylemden önce tamamlandığını belirtmek için bu zaman zarfları cümle içinde anlamı daha net bir şekilde ifade etmeye yardımcı olabilir.