Ingilizce En Cok Kullanilan Kelimeler

İngilizce En Çok Kullanılan Kelimeler

İngilizce en çok kullanılan kelimeler, bu kelimeler fiil, sıfat, zarf ve zamir olmak üzere farklı dallardan oluşuyor. Belirli bir sayısı olmadan sürekli bu içeriği güncelleyeceğiz. İngilizcede en çok kullanılan 1000 kelime listemizi yakından inceleyebilirsin.

İngilizcede En Çok Kullanılan 100 Kelime

  1. the – o
  2. be – olmak
  3. to – için, e, a, … (yön bildiren önlem)
  4. of – in – den, dan
  5. and – ve
  6. a – bir, bir tane
  7. in – içinde, de
  8. that – ki, o, şu
  9. have – sahip olmak, var olmak
  10. I – ben
  11. it – o, bu
  12. for – için
  13. not – değil
  14. on – üstünde, de
  15. with – ile, birlikte
  16. he – o (erkek)
  17. as – olarak
  18. you – sen, siz
  19. do – yapmak
  20. at – de, da, et, etmek
  21. this – bu
  22. but – fakat, ama
  23. his – onun (erkek)
  24. by – tarafından
  25. from – den, dan
  26. they – onlar
  27. we – biz
  28. say – demek, söylemek
  29. her – onun (kadın)
  30. she – o (kadın)
  31. or – ya da
  32. an – bir
  33. will – olacak, istek
  34. my – benim
  35. one – bir, tek
  36. all – hepsi, tüm
  37. would – istemek, olacaktı
  38. there – orada, var
  39. their – onların
  40. what – ne
  41. so – bu yüzden, böylece
  42. up – yukarı, yukarıya
  43. out – dışarı, dışarıya
  44. if – eğer
  45. about – hakkında
  46. who – kim
  47. get – almak, elde etmek
  48. which – hangi
  49. go – gitmek
  50. me – beni, bana
  51. when – ne zaman
  52. make – yapmak, üretmek
  53. can – yapabilmek
  54. like – gibi
  55. time – zaman
  56. no – hayır, yok
  57. just – sadece
  58. him – onu (erkek)
  59. know – bilmek
  60. take – almak
  61. people – insanlar
  62. into – içine
  63. year – yıl
  64. your – senin
  65. good – iyi
  66. some – bazı, biraz
  67. could – olabilir
  68. them – onları
  69. see – görmek
  70. other – diğer
  71. than – -den, -dan, diğerinden
  72. then – o zaman
  73. now – şimdi
  74. look – bakmak
  75. only – sadece
  76. come – gelmek
  77. its – onun (cinsiyetsiz)
  78. over – üzerinde, üzerine
  79. think – düşünmek
  80. also – ayrıca
  81. back – geri, arkasına
  82. after – sonra
  83. use – kullanmak
  84. two – iki
  85. how – nasıl
  86. our – bizim
  87. work – çalışmak, iş
  88. first – ilk
  89. well – iyi, sağlıklı
  90. way – yol, şekil
  91. even – bile
  92. new – yeni
  93. want – istemek
  94. because – çünkü
  95. any – herhangi
  96. these – bunlar
  97. give – vermek
  98. day – gün
  99. most – çoğu
  100. us – bizi, bize

İngilizcede En Çok Kullanılan 1000 Kelime

İngilizcede En Çok Kullanılan 1000 Kelime Türkçe Karşılığı
a bir
ability kabiliyet, yetenek, beceri
able yapabilmek, yapabilen
about hakkında, ilgili, konusunda
above yukarıda
accept kabul etmek
according göre
account hesap, açıklama
across karşısında
act eylem, davranış
action eylem, etki, hareket
activity faaliyet, etkinlik
actually aslında, gerçekte
add eklemek, ilave etmek
address adres
administration yönetim, idare
admit kabul etmek, itiraf etmek
adult yetişkin, erişkin
affect etkilemek, etki etmek
after sonra, ardından, daha sonra
afternoon öğleden sonra
afterwards ondan sonra
again tekrar, yeniden
against karşı
age yaş
agency ajans, acenta
agent ajan
ago önce, evvel
agree katılmak, hem fikir olmak
agreement anlaşma, sözleşme
ahead önde, ileri
air hava
all her şey, tüm, bütün
all right peki
allow izin vermek
almost neredeyse, hemen hemen
alone yalnız, tek başına
along boyunca, yanı sıra
already zaten
also ayrıca, hem de
although rağmen, karşın , gerçi
always her zaman, daima
american amerikan
among arasında, içinde
amount miktar, tutar
analysis analiz, çözümleme
and ve, ile
animal hayvan
another diğeri
answer cevap, yanıt
any herhangi, hiç, her
anyone kimse, herhangi biri, hiç kimse
anything bir şeyi herhangi bir şey, hiçbir şey
anyway her halükârda
anywhere herhangi bir yere
appear görünmek, gözükmek
apple elma
apply uygulamak, başvurmak
approach yaklaşım, yaklaşma
april nisan
area alan, bölge
argue tartışmak
arm kol
around etrafında
arrive varmak, ulaşmak
art sanat
article makale, yazı
artist sanatçı
as gibi, olarak
ask sormak, istemek
assume varsaymak, farzetmek
attack saldırı, atak
attention dikkat
attorney avukat, vekil
audience seyirci, izleyici
author yazar
authority yetki, otorite
available müsait
avoid önlemek, kaçınmak
away uzak, uzakta
baby bebek
back geri
bad kötü
bag sırt çantası
ball top
bank banka
bar bar
base üs, temel, baz
be olmak, var olmak
beat dövmek, yenmek
beautiful güzel
because çünkü
become olmak, haline gelmek
bed yatak
before önce
begin başlamak, başlatmak
behavior davranış, tutum, hareket
behind arkasında, gerisinde
believe inanmak
benefit yarar, fayda
best en iyi, en iyisi, en
better daha iyi, daha güzel, daha iyi şekilde
between arasında, aralarında
beyond ötesinde, öte
big büyük
bill fatura
billion milyar
black siyah
blood kan
blue mavi
board yazı tahtası
body vücut
book kitap
born doğmuş, doğum
both her ikisi de, ikisi de
box kutu
boy erkek çocuk
break kırmak
bring getirmek
brother erkek kardeş
budget bütçe
build inşa etmek
building bina
business
but fakat, ama, lakin
buy satın almak
by tarafından, ile, göre, vasıtasıyla
call aramak
camera kamera
campaign kampanya
can yapabilmek
cancer kanser
candidate aday
capital başkent
car araba
card kart
care bakım
career kariyer
carry taşımak
case dava
catch yakalamak
cause sebep olmak
cell hücre
center merkez
central merkezi
century yüzyıl
certain belirli, kesin
certainly kesinlikle
chair sandalye
challenge meydan okuma
chance şans
change değişiklik
character karakter
charge şarj etmek
check kontrol etmek, denetlemek
child çocuk
choice seçim, seçenek
choose seçmek
church kilise
citizen vatandaş
city şehir
civil sivil
claim iddia etmek, iddia
class sınıf
clear temiz, açık
clearly açıkça
close kapatmak
coach koç
cold soğuk
collection toplamak
college kolej
color renk
come gelmek
commercial ticari
common ortak
community topluluk
company şirket
compare karşılaştırmak
computer bilgisayar
concern ilişkisi olmak, ait olmak, ilgilendirmek
condition şart
conference konferans
congress kongre
consider dikkate almak
consumer tüketici
contain içermek
continue devam etmek
control kontrol
cost maliyet
country ülke
couple çift
course ders
court mahkeme
cover örtmek
create yaratmak
crime suç
cultural kültürel
culture kültür
cup fincan
current şu andaki
customer müşteri
cut kesmek
dark karanlık
data veri
daughter kız evlat
day gün
dead ölü
deal anlaşmak
death ölüm
debate müzakere, tartışma
decade on yıl
decide karar vermek
decision karar
deep derin
defense savunma
degree derece
democrat demokrat
democratic demokratik
describe tanımlamak
design tasarım
despite rağmen, aksine
detail ayrıntı
determine belirlemek
develop geliştirmek
development gelişim, kalkınma
die ölmek
difference fark
different farklı
difficult zor
dinner akşam yemeği
direction yön
director yönetmen
discover keşfetmek
discuss tartışmak
discussion tartışma
disease hastalık
do yapmak
doctor doktor
dog köpek
door kapı
down aşağı
draw çizmek
dream rüya
drive sürmek
drop düşürmek
drug uyuşturucu
during sırasında
each her biri
early erken
east doğu
easy kolay
eat yemek yemek
economic ekonomik
economy ekonomi
edge kenar, kıyı
education eğitim
effect efekt
effort çaba
eight sekiz
either ya
election seçim
else başka
employee çalışan
end son
energy enerji
enjoy keyif almak
enough yeterli
enter girmek, katılmak
entire tamamı
environment çevre
environmental çevreci
especially özellikle
establish kurmak
evening akşam
event olay
ever hiç
every her
everybody herkes
everyone herkes, her biri
everything her şey
evidence delil
exactly kesinlikle
example örnek
executive yönetici
exist var olmak
expect ummak
experience deneyim
expert uzman
explain açıklamak
eye göz
face yüz
fact gerçek
factor faktör
fail başarısız
fall düşmek
family aile
far uzak
fast hızlı
father baba
fear korku
federal federal
feel hissetmek
feeling duygu
few az
field tarla, alan
fight kavga
figure şekil
fill doldurmak
film film
final final, nihai
finally en sonunda
financial mali
find bulmak
fine iyi, güzel
finger parmak
finish bitiş
fire ateş
firm firma
first ilk
fish balık
five beş
floor zemin
fly uçmak
focus odaklanmak
follow takip etmek
food gıda, yiyecek
foot ayak
for için
force kuvvet
foreign yabancı
forget unutmak
form form
former önceki, eski
forward Ileri
four dört
free ücretsiz
friend arkadaş
front ön
full tam
fund fon, sermaye
future gelecek
game oyun
garden bahçe
gas gaz
general genel
generation nesil
get almak
girl kız
give vermek
glass bardak
go gitmek
goal hedef
good iyi
government hükümet
great harika
green yeşil
ground zemin
group grup
grow büyümek
growth büyüme
guess tahmin
gun silah
guy adam
hair saç
half yarım
hand el
hang asmak
happen olmak
happy mutlu
hard zor
have sahip olmak
he o (erkek)
head kafa
health sağlık
hear duymak
heart kalp
heat sıcaklık
heavy ağır
help yardım
her ona (kadın)
here burada
herself kendini
high yüksek
him onu (erkek)
himself kendisi
his onun (erkek
history tarih
hit çarmak
hold tutmak
home ev
hope umut
hospital hastane
hot sıcak
hotel otel
hour saat
house ev
how nasıl
however ancak
huge kocaman
human insan
hundred yüz
husband koca
idea fikir
identify belirlemek, tanımak, tanımlamak
if eğer
image görüntü, resim
imagine hayal etmek
impact etki
important önemli
improve iyileştirmek, iyi hale getirmek
in içinde
include dahil etmek
including dahil olmak üzere
increase artırmak
indeed aslında
indicate belirtmek
individual bireysel
industry endüstri
information bilgi
inside Içeride
instead yerine
institution kurum
interest faiz
interesting ilginç
international uluslararası
interview röportaj
into Içine
investment yatırım
involve içermek, kapsamak
issue sorun
it o (cansız)
item öğe
its onun (cansız)
itself kendisi
job meslek
join katılmak
just sadece
keep tutmak
key anahtar
kid çocuk
kill öldürmek
kind tür
kitchen mutfak
know bilmek
knowledge bilgi
land arazi, toprak
language dil
large geniş
last son
late geç
later sonra
laugh gülmek
law hukuk
lawyer avukat
lay yatırmak
lead öncülük etmek
leader lider
learn öğrenmek
least en az
leave ayrılmak
left ayrıldı
leg bacak
legal yasal
less az
let Izin vermek
letter mektup
level seviye
lie yalan
life hayat
light ışık
like sevmek, beğenmek
likely muhtemel
line çizgi, sıra
list liste
listen dinlemek
little küçük
live canlı
local yerel
long uzun
look bakmak
lose kaybetmek
loss kayıp
lot çok
love aşk
low düşük
machine makine
magazine dergi
main ana
maintain sürdürmek
majority çoğunluk
make yapmak
man adam, insan
manage yönetmek
management yönetim
manager müdür, yönetici
many çok
market pazar
marriage evlilik
material malzeme
matter konu, mesele
may mayıs ayı
maybe belki, olabilir
me bana, beni
mean anlamına gelmek
measure ölçmek
media medya
medical tıbbi
meet buluşmak
meeting toplantı
member üye
memory hafıza
mention değinmek, söz etmek
message mesaj
method yöntem
middle orta
might belki
military askeri
million milyon
mind zihin
minute dakika
miss özlemek
mission misyon
model model
modern modern
moment an
money para
month ay
more daha
morning sabah
most çoğu
mother anne
mouth ağız
move hareket etmek
movement hareket
movie film
Mr bay
Mrs bayan
much çok
music müzik
must zorunlu
my benim
myself kendim
name isim
nation ulus
national ulusal
natural doğal
nature doğa
near yakın
nearly neredeyse
necessary gerekli
need ihtiyaç, gereksinim
network
never asla
new yeni
news haber
newspaper gazete
next sonraki
nice iyi, güzel
night gece
no hayır
none yok, hayır, hiçbiri, hiçbir şey
nor ne de
north kuzey
not değil
note not
nothing hiçbir şey
notice fark etmek
now şimdi
number numara
occur meydana gelmek
off kapalı
offer teklif etmek
office ofis
officer memur
official resmi
often sıklıkla
oil yağ
okay tamam
old yaşlı, eski
on üzerinde
once bir zamanlar
one bir
only bir tek
onto üstüne
open açık
operation ameliyat
opportunity fırsat
option seçenek
or veya
order sipariş, sipariş vermek
organization organizasyon
other diğer
others diğerleri
our bizim
out dışarı
outside dışında
over bitti
own kendi
owner sahip
page sayfa
pain ağrı
painting boyama
paper kağıt
parent ebeveyn
part bölüm
participant katılımcı
particular özel, belirli
particularly özellikle
partner partner, ortak
party parti
pass geçmek
past geçmiş
patient hasta, sabırlı, hoşgörülü
pattern desen
pay ödemek
peace barış
people insanlar
per başına, göre
perform yapmak, uygulamak, yerine getirmek
performance performans
perhaps belki
period periyot, dönem
person kişi
personal kişisel
phone telefon
physical fiziksel
pick almak
picture resim
piece parça
place yer, mekan
plan plan
plant bitki
play oynamak
player oyuncu
point puan
police polis
policy politika
political siyasi
politics siyaset
poor fakir
popular popüler
population nüfus
position pozisyon
positive pozitif
possible mümkün
power güç
practice uygulama, pratik
prepare hazırlamak
present mevcut
president devlet başkanı
pressure basınç
pretty güzel
prevent engel olmak
price fiyat
private özel
probably muhtemelen
problem problem, sorun
process süreç, işlem
produce üretmek
product ürün
production üretim
professional profesyonel
professor profesör
program program
project proje
property gayrimenkul
protect korumak
prove kanıtlamak
provide sağlamak
public halka açık
pull çekmek
purpose amaç
push itmek
put koymak
quality kalite
question soru
quickly hızlı bir şekilde
quite oldukça
race yarış
radio radyo
raise yükseltmek
range menzil, aralık
rate oran
rather daha doğrusu
reach ulaşmak
read okumak
ready hazır
real reel, gerçek
reality gerçeklik
realize fark etmek
really gerçekten
reason neden
receive teslim almak
recent son
recently son günlerde
recognize tanımak
record kayıt
red kırmızı
reduce azaltmak, düşürmek
reflect yansıtmak
region bölge
relate Ilişki kurmak
relationship Ilişki
religious dini
remain kalmak, sürdürmek
remember hatırlamak
remove kaldırmak, uzaklaştırmak, ortadan kaldırmak
report rapor
represent temsil etmek
republican cumhuriyetçi
require gerekmek, gerektirmek
research araştırma
resource kaynak
respond yanıtlamak
response cevap vermek
responsibility sorumluluk
rest dinlenme
result sonuç
return dönüş
reveal ortaya çıkartmak, açığa vurmak
rich zengin
right sağ
rise yükselmek
risk risk
road karayolu, yol
rock kaya
role rol
room oda
rule kural
run koşmak
safe güvenli
same aynı
save kayıt etmek
say söylemek
scene sahne
school okul
science bilim
scientist bilim insanı
score skor
sea deniz
season sezon
seat koltuk
second ikinci
section bölüm, kesit
security güvenlik
see görmek
seek aramak
seem görünmek
sell satmak
send göndermek
senior kıdemli, yaşça büyük
sense algı, duyu
series dizi, seri
serious ciddi
serve servis
service hizmet
set ayarlamak
seven yedi
several birkaç
shake sallamak
share paylaşmak
she o (kadın)
shoot şut çekmek
short kısa
shot atış
should meli, malı
shoulder omuz
show göstermek
side yan
sign işaret
significant önemli
similar benzer
simple basit
simply basitçe
since dan beri
sing şarkı söylemek
single tek
sister kız kardeş
sit oturmak
site alan
situation durum
six altı
size boyut
skill beceri
skin cilt
small küçük
smile gülümseme
so yani
social sosyal
society toplum
soldier asker
some bazı
somebody birileri
someone birisi
something bir şey
sometimes ara sıra
son oğul
song şarkı
soon yakında
sort çeşit
sound ses
source kaynak
south güney
southern güney, güneyli
space boşluk
speak konuşmak
special özel
specific özel
speech konuşma
spend harcamak
sport spor
spring bahar
staff personel
stage sahne
stand ayakta durmak, direnmek
standard standart
star yıldız
start başlama
state devlet, durum
statement beyan, ifade
station istasyon
stay kalmak
step adım
still hala
stock stok
stop dur, durmak
store mağaza
story öykü
strategy strateji
street sokak
strong güçlü
structure yapı
student öğrenci
study ders çalışma
stuff şey, madde
style stil
subject konu
success başarı
successful başarılı
such böyle
suddenly aniden
suffer acı çekmek
suggest önermek
summer yaz
support destek
sure emin
surface yüzey
system sistem
table masa, tablo
take almak
talk konuşmak
task görev
tax vergi
teach öğretmek
teacher öğretmen
team takım
technology teknoloji
television televizyon
tell söylemek
ten on
tend yönelmek, eğilmek
term terim
test test
thank teşekkür etmek
that o
their onların
them onları
themselves kendilerini
then sonra
theory teori
there orada
these bunlar
they onlar
thing şey
think düşünmek
third üçüncü
this bu
those bunlar
though olsa da
thought düşündü
thousand bin
threat tehdit
three üç
through vasıtasıyla
throughout boyunca
throw atmak
thus böylece
time zaman
to mastar (mek, mak), karşı
today bugün
together birlikte
tonight bu gece
too çok, fazla
top üst
total toplam, tüm
tough sert
toward -e doğru
town kasaba
trade ticaret
traditional geleneksel
training eğitim, antrenman
travel seyahat
treat tedavi etmek
treatment tedavi
tree ağaç
trial deneme, test
trip yolculuk
trouble sorun
true doğru
truth hakikat
try denemek
turn çevirmek
two iki
type tip, tür, model
under altında
understand anlamak
unit ünite
until -a kadar
up yukarı
upon üzerinde
us bize
use kullanmak
usually genellikle
value değer
various çeşitli
very çok
victim kurban
view görünüm
violence şiddet
visit ziyaret etmek
voice ses
vote oy
wait beklemek
walk yürümek
wall duvar
want istemek
war savaş
watch izlemek
water su
way yol, yön, yöntem
we biz
weapon silah
wear giyinmek
week hafta
weight ağırlık
well daha iyi
west batı
western batıda
what ne
whatever her neyse
when ne zaman
where nerede
which hangi
while iken
white beyaz
who kim
whom kime
whose kimin
why niçin?
wide geniş
wife kadın eş
win kazanmak
wind rüzgar
window pencere
wish dilek, dilemek
with ile
within içinde
without olmadan
woman kadın
wonder merak etmek, şaşmak
word kelime
work çalışmak
worker işçi
world dünya
worry endişe etmek
would cekti, caktı
write yazmak
writer yazar
wrong yanlış
yard avlu
yarn iplik
year yıl
yearly yıllık
yelling seslenmek
yes evet
yesterday dün
yet henüz
you sen
young genç
your senin
yourself kendin
youth gençlik
zebra zebra
zeppelin zeplin
zipper fermuar
zodiac burçlar kuşağı
zombie zombi
zoo hayvanat bahçesi
zoology hayvan bilimi
zoom yakınlaşmak, zoom yapmak

Similar Posts

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir